GEL Kİ  -kan değil-  GÜL KOKSUN DÜNYA!   -Gül kokulu yâre-   O kutlu diyarlardan gönlümüze estikçe  Kokun gelecek diye yelde aradım seni.  Sabahın seher vakti, bâd-ı sabâ aşkıyla  Raks ederken yapraklar dalda aradım seni.   Unuttuk sünnetinin hem tadını, tuzunu  Sevgi güneşi ile; erit gönül buzunu  İsrâ, mîraç dönüşü ayağının tozunu  Yüzüme sürmek için yolda aradım seni.   Ne çileler çektiler her devirde her nebî  Yusuf'a mekân oldu karanlık kuyu dibi  Yeniden ufkuma doğ, n'olur; dolunay gibi  Dolaştım kalpten kalbe dilde aradım seni.   Eğer sen gelmeseydin dünya dönerdi ine  Dünden de çok muhtacız getirdiğin o dine  En güzel örnek oldun Habîb'im; sakaleyne  Zaman selâma durdu yılda aradım seni.   Yoldayken yol aradım akıl için yol birken  Nasıl oldu şaşırdım önde rehberim varken  Yitiği yitik yerde aramam gerekirken  Yeşili şaşı gördüm alda aradım seni.   İnsanlığın burcunda en zirvesin, kemâlsin  Ördün vahiy peteğin kutsal yüke hamalsın  Sen misin O, O mu sen, Kur'an ile hem hâlsin?  Öyle farklı ki tadın balda aradım seni.   Dermek üz're gülünü girsem İrem bağına  Vahyi koklamak için çıksam Hıra dağına  Belki dokunur diye ayağım ayağına  İzine basmak için çölde aradım seni.   Rûz-i elestten beri koku saçan bir gülsün  Refik-i âlâ diye Hakk'a uçan bir gülsün  Onca dikene rağmen çölde açan bir gülsün  Kokun mu gül, ten mi gül; gülde aradım seni?   Ey sevgili Sultan'ım gözüm, gönlüm hep sende!  Şefaat-ı kübrânla kurtar bizi dar günde  Ruhları mest eyleyen o güzelim nağmende  Beste, güfte sır olmuş telde aradım seni.  ....................................  Yok ki başka bir kapı in/cin sana kul Rabb'im  Yolların en doğrusu gösterdiğin yol Rabb'im  Yakmadın Halil'ini yakma bizi ol Rabb'im  Cennette cemâlini kulda aradım seni...! ! !   Hanifi KARA   Not: Bu şiir, 1-2-3 Kasım 2013 tarihlerinde, Nevşehir Kapadokya Şâirler ve Yazarlar Birliği Derneği'nce, 8. kez düzenlenen, uluslararası şiir etkinliklerinde ki şiir yarışmasında "mansiyon" ödülü kazanmıştır...  |