17 Ağustos 2011 tarihinde Hakkari’nin Çukurca İlçesi’nde meydana gelen hain saldırı sonrası 8 askerimiz ve 1 köy korucusunun şehit edildiği olay sonrası Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sürdürülen soruşturma sonucu gözaltına alınarak tutuklanan 7 kişiden bazılarının köy korucusu olması ve bazı basın yayın organlarında köy korucularının Terör örgütü PKK’ya yardım ettiği haberleri üzerine Türkiye Harp Malulü Şehit, Gaziler, Dul ve Yetimleri Derneği Elbistan Şubesi Başkanı Taki Tapancı, daha öncede zayiat verdiğimiz birliklerde de bu tür olayların olduğunu söyledi ve koruyucu sisteminin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti.
Tapancı yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi, “Türkiye’de 30 yıldır süre gelen PKK terör örgütü meselesinde hiç şüphesiz ki geçici köy koruculu sistemi önemli bir yer tutmaktadır. Çünkü özelliklede Güneydoğu Anadolu bölgemize bakıldığı zaman arazi yapısının çok sert oluşu, orda görev yapan Mehmetçiğimizin araziyi tam olarak tanıyamaması, Mehmetçiğimiz için bir dezavantaj haline gelmektedir. Bu yüzden bölge halkından seçilen köy korucularımız bu konuda Mehmetçiğimize rehberlik etme açısından önemli bir yere sahiptir.
Ancak geçmişe dönülüp bakıldığında bazı vatan haini köy korucuları PKK terör örgütüyle beraber hareket ederek birçok şehit vermemize sebep olmaktadırlar. Güneydoğuda bazı bölgelerde köy korucuları 24 saat Mehmetçiğimizle iç içe yaşamaktadırlar bu yüzden bulundukları birliklerin stratejik noktalarını da iyi bilmektedirler. TSK Mehmetçiğimize verdiği her türlü imkanı bunlara da vermektedir. Üstüne üstlük belli bir maaş karşılığı bu işi yapmaktadırlar. Geriye dönük olaylara bakıldığında PKK terör örgütünün büyük bir çoğunluğunu malasef bölge halkının kendini bilmezleri oluşturmaktadır. Bölge halkından seçilen köy korucularının da dolayısıyla örgütün içerensinde akrabaları ve yakınları olabiliyor. Bize göre köy korucularının sebep olduğu ve şehit vermemize neden olan olaylardan birincisi bu. İkincisi köy korucularının terör örgütüyle anlaşarak bu işten maddi rant elde etmeleri. Yani hem devletimizden maaş alıyorlar hem de örgütün maddi çıkar amaçlı kullandıkları gerek uyuşturucu, gerekse silah pazarlanmasında aracılık yapıyorlar.
Yine geçmişe dönüp bakıldığında hangi köyde koruyucu varsa veya hangi birlikte koruyucu varsa üzülerek söylüyorum ki o köy veya o askeri birliklerin çoğu zayiat vermiştir. Tabi ki içlerinde vatanını, milletini canı gönülden seven arkadaşlarımız var. Bizim onlara söyleyecek sözümüz yok onlarla gurur duyuyoruz. Hal böyleyken Türkiye de koruculuk sisteminin yeniden gözden geçirilerek, göreve seçilen korucuların gerçekten vatanını, bayrağını, milletini seven vatandaşlardan seçilerek, bu tür çirkin olaylara sebep verilmemesi lazımdır” dedi.