Diğer dünya ülkelerine oranla ülkemizde yok denecek kadar az olan organ bağışı sayısını artırma, gerek halkı gerekse de sağlık personelini organ bağışı konusunda bilinçlendirme nedeniyle Organ Bağışı Haftası ülkemizde her yıl düzenli olarak kutlanıyor.
Elbistan Sağlık Grup Başkanı Dt. Betül Batur da organ bağışının önemine değinmek amacıyla bir açıklama yaparak vatandaşları organ bağışlamaya davet etti. Organ bağışlamak isteyenlerin nerelere müracaat etmesi, organ bağışı yapıldıktan sonra ne yapılması gerektiğine de değinen Batur şunları söyledi; “Bilindiği üzere ülkemizde organ bağış ve nakli sayılarının yetersizliği sonucunda organ yetmezliği nedeniyle birçok hasta hayatını kaybetmektedir. Organ bağışı ve naklinin yaygınlaştırılması ve bu bilincin yeterince gelişmesini sağlamak amacıyla Sağlık Bakanlığı tarafından her yıl düzenli olarak Organ Bağışı Haftası kapsamında çeşitli etkinlikler yapılmaktadır. Organ bağışı, kişi hayatta iken tedavisi için kullanılmasına izin verilmesidir. Tedavisi sadece organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıklar, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en önemli sağlık sorunlarından biridir.”
Sağlıklı her organ bağışlanabilir. Ülkemizde kalp, böbrek, akciğer, karaciğer, pankreas gibi organlar, kalp kapağı, gözün kornea tabakası, deri ve kemik iliği gibi dokular başarıyla nakledilebilmektedir.
Organ bağışı; il sağlık müdürlüklerine, hastanelere, emniyet müdürlüklerine, Organ nakil yapan merkezlere, organ nakli ile ilgilenen vakıf, dernek gibi kuruluşlara yapılabilir. 18 yaşından büyük ve akli dengesi yerinde olan herkes organlarının tamamını veya bir bölümünü organ bağış belgesini iki tanık huzurunda doldurup imzalayarak bağışlayabilir. Organ bağış kartını alan kişi, bağış kartını her zaman yanında taşımalıdır. Kişinin organ bağışından vazgeçmesi halinde organ bağışı kartını taşımaktan vazgeçmesi ve bu kararını ailesine bildirmesi yeterli olacaktır. Yasal desteğe ve Diyanet İşleri Din İşleri Yüksek Kurulu’nun organ bağışının dinimizce caiz olduğuna dair bildirisine rağmen organ ve doku bağışında yetersizlik mevcuttur. Dinimiz, insan hayatını, bir insana hayat vermeyi bütün insanlara hayat verme derecesinde önemli görmektedir. Organ ve doku bağışındaki artışın gerçekleşebilmesi adına tüm halkımızın bu konuda duyarlı olmasını bekliyoruz.”