Her yıl 27 Şubat ve Mart tarihleri arasında kutlanan vergi haftası etkinlikleri çerçevesinde, Elbistan Vergi Dairesi Müdürlüğü Elbistan Ticaret Meslek Lisesi’nde öğrencilere konferans verdi.
Konferansa konuşmacı olarak katılan Elbistan Vergi Dairesi Müdür Yardımcısı Zübeyir Yaşar Erdem, Gelir Uzmanları Fatih Özcan ve Hüseyin Kalaycı, verginin önemine değinerek vergi bilincinin temelinde gençlerin olduğunu belirttiler.
İlk olarak konferansa katılan öğrenciler vergi hakkında Vergi Dairesi Müdür Yardımcısı Zübeyir Yaşar Erdem’e sorular sorarak cevap aldılar.
Daha sonra Elbistan Vergi Dairesi Gelir Uzmanı Fatih Özcan yaptığı konuşmada, “Öncelikle sizlere Maliye Bakanlığının 1923 yılında kurulan en eski ve köklü kurumlardan biri olduğunu belirttikten sonra köklerinin Osmanlı dönemine kadar dayandığını hatırlatmak istiyorum. Osmanlı döneminde vergi şer’i ve örfi vergiler olmak üzere ikiye ayrılıyordu. Vergi dışında da gelir kaynakları vardı. Bunlar; savaş ganimetleri, gümrük, maden, orman ve tuzla vergileriyle bağlı beylik ve hükümetlerin ödediği vergilerdi. Yani şunu bilmemiz gerekiyor ki yetersiz gelir kaynakları olan özellikle yer altı (petrol doğalgaz vs) gibi kaynak yetersizliği olan ülkeler harcamalarını vergi gelirleriyle finanse etmek zorundalar aksi durumda zayıf güçsüz ve bu günkü tabir üçüncü dünya ülkeleri seviyesine düşmek geri kalmış ülke olarak anılmak zorunda kalırlar.
Maliye bakanlığı; devletin gelirlerinin toplanması, bütçenin hazırlanmasını, hesapların tutulması ve izlenmesini, harcamaların yapılmasını, sahip olunan bina, arsa, arazi gibi (milli emlak) gayrimenkullerinin korunması, onarılması ve kiralanması ile hazine ile ilgili davaların mahkemelerde savunulması, izlenmesi gibi görev ve yetkileri kullanır. Bu nedenle Maliye Bakanlığı, geniş alanda kendisine yüklenilen bu görev ve sorumluluklar nedeniyle vatandaşla doğrudan ilişkisi en sık ve yaygın olan bakanlıkların başında gelmektedir. Bakanlığımız bu görevlerini, illerde Vergi Dairesi Başkanlıkları ve Defterdarlıklar aracılığıyla yerine getirmektedir.
Vergi Daireleri, devlet hazinesi için para toplamakla, Muhasebe müdürlükleri ve Saymanlıklar da Kanuni ölçü ve kurallara göre devlet giderleri için para ödemekle görevlidirler. Devletin geliri sadece vergilerden ibaret değildir. Bunun dışında devletin; Harçlar, resimler, cezalar gibi vergi benzeri gelirler dediğimiz gelirleri de vardır. Ayrıca borçlanmalar ve hazine mallarının kiralanması gibi vergi dışı gelirler ile özel gelirler ve fonlar da vardır. Peki devletin gelirleri arasında neden özellikle vergi üzerinde duruyor ve önem veriyoruz? Çünkü devletin gelirleri arasında yaklaşık yüzde 87 gibi bir pay ile ilk sırayı vergiler alır ve bunlar sürekli ve sağlam bir gelir kaynağıdır. Diğer gelirler hem az, hem de borçlanmalarda borç alınan tutarlar daha sonra geri ödeneceğinden sağlam ve sürekli bir gelir kaynağı değildirler. Nasıl ki bir insan sürekli borçlanarak mal varlığını arttıramaz ve hayat seviyesini yükseltemezse, devlet de sürekli borçlanarak vatandaşlarına hizmet veremez. Devletin vatandaşına iyi ve daha fazla hizmet verebilmesi, ancak toplaması gereken vergiyi eksiksiz toplamasıyla mümkündür.
Buraya kadar verginin öneminden bahsettik. Şimdi de hepinizin az çok bilgi sahibi olduğuna inandığım verginin ne olduğundan bahsetmek istiyorum.
Vergi, ‘Devletin giderlerini karşılamak üzere kişilerden mali güçleri oranında zora dayalı ve karşılıksız olarak aldığı paralardır.’
Demek ki vergi devletin topluma götürdüğü hizmetlerin karşılığı olarak alınmaktadır. Yani başta güvenlik, eğitim, sağlık, altyapı ve bayındırlık gibi hizmetlerin yapılabilmesi için verginin toplanması gerekmektedir. Vergi zora dayalıdır, yani kişilerin isteklerine bakılmadan alınır. Vergiler kanunlarla konulur ve kanunla kime yüklenmişse o kişiden kendisi istemese de alınır. Ayrıca; vergi karşılıksızdır. Bunun da anlamı her vergi ödeyen kişi “ben bu kadar vergi verdim, devlet de bunun karşılığında şu kadar hizmet getirsin” diyemez. Toplanan vergiler karşılığında Devletin hizmetinden vatandaşları eşit faydalanır. Bu devletin sosyal devlet olma vasfından kaynaklanmaktadır” dedi.
