Yaklaşık 10 yıldır BBP Elbistan İlçe Başkanlığı görevini yürüten İbrahim Alagöz, MYK’ya seçilmesi sonrası, Elbistan İlçe Başkanlığı görevine İbrahim Kılış getirildi.
Parti binasında düzenlenen görev teslim töreninde konuşan Alagöz, yeni yönetime görevlerinde başarılar diledi.
Daha sonra söz alan BBP Elbistan İlçe Başkanı İbrahim Kılıç, Alagöz’e bu güne kadar yapmış olduğu katkılardan dolayı teşekkür etti.
Kılıç sözlerine şu şekilde devam etti, “Uzun yıllardır BBP partisine hizmet eden İlçe Başkanımız İbrahim Alagöz’e teşekkür ediyorum. Büyük Birlik Partisi; Türkiye’de siyasete itibar kazandırmak, siyaseti katılımcı ve sivil anlayış üzerine inşa etmek için kurulmuştur. İnançların rehber edinildiği, âdil ve huzurlu toplum kurmak, millî iradeyi her düzeyde hâkim kılmak; Büyük Birlik Partisinin her zaman ana ilkeleri arasında olmuştur.
Bugün ülke olarak tarihî bir dönüm noktasında bulunuyoruz. Batı Medeniyeti; bizi tarihe gömüp kutlu ülkemizi kendi din, medeniyet ve kültürünün bir parçası yapmaya kararlıdır. Oysa biz, bugün hâlâ soluk alıp yaşıyorsak, bunu, yine kendi medeniyet ve kültürümüze borçluyuz. Ama bize hayat veren medeniyetimiz, şimdi ancak yüzde 10 kapasiteyle bu işlevini yapıyor. İşte bütün mesele, bu işlevi yüzde 80, yüzde 90 kapasiteye çıkarmaktır. İşte Büyük Birlik Partisi; bu medeniyet kapasitesinin yüzde 90’ lara çıkması için çaba gösteren; yerli ve millî bir partidir.
Son yıllarda eksenini tamamen Batı’ya çeviren ve Batı Medeniyetinden medet uman yönetim erkleri; ülkemizi ve milletimizi sonu belli olmayan bir istikamete doğru götürmektedir. Kültür politikasından ekonomi modeline kadar Batı perspektifli, Batı icazetli yönetim erkleri; ne yazık ki ülkemizi kaybolan bir ülke konumuna getirmişlerdir. Batı icazetiyle yapılan bir takım açılım ve dış politika jargonları, özellikle son birkaç yılda iflas etmiştir. Daha bir kaç yıl öncesinde söylenen sıfır sorun dış politika söylemleri, son Ortadoğu fotoğrafıyla tamamen rafa kalkmıştır. Dün Şam gen vizesiyle Türkiye’den Çin Seddi’ne kadar gitme söyleminde bulunanların dış politika söylemleri, bugün iflasın eşiğine gelmiştir. Irak’tan Suriye’ye, Mısır’dan Libya’ya, Kıbrıs’tan Yunanistan’a kadar uzanan Türkiye dış politikası, bugün yerlerde sürünmektedir. Sebep mi? Sebep; Büyük Ortadoğu projesine icazetle payanda olan yönetim erkinin acziyeti ve millî duruş sergileyemeyişidir.
Bugün ülke olarak çektiğimiz bütün sıkıntılar, bizi mahkûm ettikleri devlet değil, devletçik olmamızdan doğmaktadır. Ne zaman kendi medeniyet ve kültür kodlarımızla hareket edip devlet olduğumuzda; Batı’nın ve Amerika’nın bizim üzerimizdeki gölgesi o zaman kalkacaktır. Millî ve yerli olmayan cari yönetim erkleri; kafa ve ruhlarını Batı’ya çevirdiklerinden ve kendileri olamadıklarından dolayı da, ne yazık ki bu gölge, ülkemizin başından hiçbir zaman eksik olmamaktadır.
Büyük Birlik Partisi; merhum ve şehit genel başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun başlatmış olduğu ilkelerle; hedeflerinden hiçbir zaman sapmadan, doğru ve yanlışlara karşı dik duruşuyla her gün biraz daha büyümektedir. Büyük Birlik Partisinin en büyük ilkesi, geçmişte olduğu gibi, Büyük Devlet olma ilkesidir. Çünkü devlet olmaktan çıkan küçük devletlere, artık hayat hakkı yoktur. Devletçik ve hayalet devlet olmamak için; ırk, etnisite, bölücülük esaslarına dayanmayan, derleyici, toparlayıcı bir MİLLET anlayışına ihtiyacımız vardır. Buda ancak; Büyük Birlik fikrinin eşref saatiyle gerçekleşecektir.
Gün; ayağa kalkma ve dirilme vaktidir. Türkiye’nin muasır medeniyet seviyesine ulaşması; ancak Büyük Birlik Partisinin “Güvenlik- Özgürlük- Refah” projesi ve onun imanlı kadrolarıyla mümkündür.
Gün; Büyük Ülke için, derlenme ve toparlanma günüdür.
Gün; Mâneviyat ve Ahlâk atılımı için, Büyük Birlikte birleşme günüdür" dedi.
