Sağlık-Sen Elbistan Temsilcisi Halil Akın, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamasında sağlık çalışanlarının sorunlarına değinen Akın, ülkemizdeki sağlık çalışanlarının, Avrupa Birliği standartlarına göre tam 5 katı bir performansla çalıştığını kaydetti.
Akın, açıklamalarında şu ifadelere yer verdi; “Vatandaşımızın sosyal devletin varlığını en somut hissedebildiği alanların başında sağlık gelmektedir. Sağlık kurumlarındaki binlerce sağlık çalışanı, insanların sağlığı ve mutluluğu için ertelenemez nitelikte bir hizmet yürütmektedir.
Bu kurumlarda sunulan hizmetin niteliği kadar, bu hizmeti üretenlerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi de, sosyal devletin ve insan hayatına verilen değerin bir göstergesi olacaktır. Milletimizin sağlık hizmetine ulaşımı açısından önemli değişimler getiren Sağlıkta Dönüşüm Programının başarısında en büyük pay sahibi olan sağlık çalışanları, başta istihdam yetersizliği olmak üzere büyük çaplı sorunlar altında ezilmektedir. Son yıllarda gerçekleştirilen istihdama rağmen, talep-işgücü dengesizliği halen devam etmektedir. Avrupa Birliği ortalamasına göre bir hekime düşen hasta sayısı 310, bir hemşireye düşen hasta sayısı 134 iken, Türkiye'de hekim başına düşen hasta sayısı 655, hemşire başına düşen hasta sayısı ise 710'dur.
Türkiye'deki sağlık çalışanı, Avrupa Birliği standartlarına göre tam 5 katı bir performansla çalışmaktadır. Haftalık çalışma süresi 60 saatin altına düşmemektedir. Ağır ve uzun süreli çalışma düzeni altında ertelenemez bir hizmet ifa eden sağlık çalışanları, adil çalışma koşulları ve sosyal adalet noktasında önemli sorunlar yaşamaktadırlar. Ülkemiz koşullarında sağlık çalışanları hiç durmaksızın hizmet üretmektedir. 24 saat esasına göre çalışan ve her zaman mesleki sorumluluklarının bilinci içinde hareket eden sağlık çalışanları arasında, ekip ruhuna zarar verecek ücret adaletsizliklerine, farklı istihdam modelleriyle ayrımcılığa tabi tutulmaktadırlar.
Son yıllarda hasta haklarına ilişkin uygulamalar, hastaların haklarını koruma amacını çoktan aşmış, adeta çalışanlar üzerinde bir baskı mekanizması haline dönüşmüştür. Çalışan hakları konusunda kurumsal düzeyde gereken hassasiyetin oluşmaması nedeniyle, sağlık çalışanları kurumlarında hemen her gün şiddet ve hakaretlere maruz kalmaktadır. Çalışma ortamlarında can güvenliği sorunu yaşayan çalışanlardan, nitelikli hizmet üretmelerini beklemek mümkün değildir. Bu nedenle hasta hakları ile çalışan hakları birbirlerini tamamlayan unsurlar olarak kabul edilmeli ve çalışan hakları da ihmal edilmemelidir.
Bu düşüncelerle, sağlıkta adil, saygın ve güvenli çalışma koşullarına kavuşulduğu bir Türkiye için mücadele kararlılığımızı bir kez daha yenileyerek, sağlık çalışanlarının 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutluyoruz.”