HABER ARA

-- Tüm Kategoriler --İhale İlanlarıVideo HaberGazetemiz Gelişmiş Arama

Takvim

Sayaç

Elbistan Ziraat Odası'nı ziyaret eden MHP Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoy, milletvekillerinin rahat oy aldığı için 'hizmet etsem de etmesem de bize oy veriliyor' mantığıyla davrandığını belirterek; "Biz bunu belediye seçimlerinde de söyledik 'bu arkadaşlarımızı ikaz edelim, oy sayıları düşsün kü bizler de nerede hata yaptık diyebilelim' diye. Ama maalesef o da olmadı" dedi.

Yorum Sayısı

: 0

Tarih

: 18 Mayys 2010 11:27

MHP Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoy, beraberinde MHP Elbistan ilçe Başkanı Ramazan Kaya ve Ülkü Ocakları Başkanı Mustafa Öncel ile birlikte Elbistan Ziraat Odası’nı ziyaret etti.

Bulut; “Sık Sık Bizlerle Olması Gerekir”

Elbistan Ziraat Odası Başkanı Mehmet Ali Bulut, odanın toplantı salonunda oda yönetimi ve bir grup çiftçi ile bir araya gelen Milletvekili Paksoy’a ziyaretinden dolayı teşekkür ederken, bir taraftan da sitem etti.

Bulut; “Kendilerine ziyaretinden dolayı çok teşekkür ediyorum. Aslında sık sık bizlerle, köylerde olması gerekiyor. Çünkü vekilimiz, avukatımızdır. Her milletvekilinin dertlerimizin başında olmasını bekleriz gerek muhalefeti gerekse iktidarıyla. Eğer Avrupa Birliği’ne girmek istiyorsak Avrupa’da böyledir, ben Avrupa’da yaşadığım için biliyorum” sözleriyle hem iktidar hem de muhalefet milletvekillerini sık sık odalarında, çiftçilerin yanında görmek istediğini dile getirdi.

“1 Milyon 200 Bin Kök Kayısı Don Vurdu”

Milletvekili Paksoy’un Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nda üst düzeylerde görev yapmasından dolayı çiftçinin sorunlarını çok iyi bildiğini ifade eden Bulut; “Elbistan’da tarımla ilgili iki olumsuzluk oldu. Bir tanesi kayısılarda yaşanan don olayı. 1 milyon 200 bin kök kayısı var ilçemizde. Topraklarımız her ne kadar Akdeniz Bölgesi’ne bağlı olsa da Doğu Anadolu ve İç Anadolu İklimi’ni yaşayan bir ilçeyiz. 1 milyon 200 bin kök kayısının hemen hemen yüzde yüzü havaların erken uyanmasından, sıcakların erken başlamasından dolayı normalde Nisan Ayı’nın 15’inde çiçek açması gerekirken Mart Ayı’nda çiçek açtı. Bu da o zamanki gece ve gündüz sıcaklık derecesinin değişiminden dolayı tamamen yandı. O arada bir Malatya’da bir milletvekili köylülerle tarlada hüngür hüngür ağladı. Yine bir milletvekilimiz o durumu görünce üzüldü ve derhal Tarım Bakanlığı müsteşarını oraya çağırdı, orada Ziraat Odaları ve İlçe Tarım Müdürlüğü ile toplantı yaparak dertlerine çare aramak için söz verdi. Bu milletvekillerinin biri iktidar partisinden diğeri de muhalefet partisinden. Çevredeki siyasileri, milletvekilleri böyle duyarlı, halkına karşı seçimden seçime değil de her derdinde yanında olmadığı zaman gerçekten üzülüyoruz. Arkadaşlarımla çiftçilerimizi, muhtarlarımızı dinlerken bir milletvekilimiz de buradaydı, misafirhanede dinleniyordu. Sağ olsun hiç duyarlılık da göstermedi. Bundan dolayı 10 milyon TL kayıp var. Bu kadar kayıp olduğu halde insan bir gider bakar. Seçimde söz verdiğin köyler var, o köylere gidip oy istediniz. O köylere gidin bir sıkıntılarını dinleyin” dedi.

“Duyarsız Olanların Dersini Veririm”

Hiçbir partiyle alakası olmadığını söyleyen Bulut; “Bizim sıkıntımız bu, A partisiyle, B partisiyle hiçbir ilgimiz, alakamız da yok. Hepsi de bizim vekilimiz, saygıyla karşılarız ama duyarsız olanlara da gerekli dersi veririm basının önünde. Kim olursa olsun, babamın oğlu da olsa gereken dersi veririm. 3-4 gün önce yine bir milletvekilimiz buradaydı. Sağ olsun o da bize aşırı bir tepki değil de haklı olduğumuz söyledi. Eğer biz haklıysak buyurun gelin biz beraber dertlerimize çare arayalım. Mademki benim, çiftçimin tepkisini haklı görüyorsunuz o zaman haklının yanında olalım. Haklı deyip de duyarsız kaldığın zaman ben ve çiftçim orada bitiyor. İkinci bir olay ise şeker pancarı eken çiftçilerimizin tarlalarında kullandığı bir tarım ilacından dolayı yaşandı. Her sene ot çıkmaması tarlaya attığımız bir ilaç var. O ilaçtan dolayı bin 100 dönüm arazi zarar gördü ve bu da 10 bin ton şeker pancarı kaybı demek. Biz bunların hepsini milletvekilimize duyuruyoruz. Ama bu son konuyu duyurmadım çünkü yargıya taşındı. İlaç firmasının temsilcisi buraya gelerek ilacından bir hata olmadığını iddia etti, İl tarım’dan gelenler de numunesini aldılar. 2009 senesinde bu ilacın, diğer ilaçların hiçbir zararı yok ama 2010 senesinde bu ilaçlar tamamen çiftçimi bitirdi. Bunlar sadece son 1,5 ayda yaşadığımız sıkıntılar” dedi.

“8 Milletvekilim Bir Araya Gelip Başbakan’a Çıkamıyor”

Mehmet Ali Bulut, çiftçilerin sorunlarını dile getirirken, bu sorunların çözümünde bir araya gelememelerinden dolayı hem iktidar hem de muhalefet milletvekillerini ağır bir dille eleştirdi. Bulut; “Bir milletvekilinin bir dağı alıp başka bir dağın üstüne koyma şansı yok. Seçilen her milletvekilinin her şeyi yaptıracak gücü de yok biz bunları hep biliyoruz. Ama en azından dertlerimizi dinlesinler, meclise taşısınlar. Gaziantep’in, Hatay’ın milletvekilleri Başbakan’a çıkıyor ve ‘Kılavuzlu Barajı’nı yapın, burası Hatay ve Gaziantep arazısını sulayacak’ diyorlar. Peki, benim Kahramanmaraş Milletvekillerim nerede, Allah aşkına bunlar nerde? Elin 2 tane çevre ilinin milletvekilleri bir araya geliyor, benim iktidarı, muhalefeti 8 milletvekillim bir araya gelip bir Başbakan’a çıkamıyor. Burada milletvekilim ‘ben muhalefet milletvekiliyim, keşke yapacak gücüm olsa da çıksam’ diyecek. Yapacağını da çok iyi biliyorum, gerçekten duyarlı, dediğim gibi beni, benden iyi bir milletvekili ama bizim 8 milletvekilimiz bizim dertlerimiz için Başbakan’a çıkabiliyorlar mı, çıkamadılar” dedi.

“Parmakçı Milletvekili İstemiyoruz”

Eleştirilerini konuşmasının devamında daha da sertleştiren Bulut; “Ancak önemli bir Anayasa değişikliği olursa, önemli bir seçim olursa Başbakan milletvekillerini topluyor, o zaman yüzlerini görüyorlar. Ben onu anlıyorum. Ondan sonra bir milletvekili ilinin derdini anlatmıyor. Bütçe görüşmeleri oluyor, muhalefet milletvekilleri orada çıkıyor konuşuyor, birisi çıkıp bu derlerimiz bayındırlıktan sormuyor, tarımdan sormuyor, Enerji Bakanlığı’ndan sormuyor, Başbakan’dan sormuyor. Parmakçı milletvekili olmayın, halkın içine çıkın. Açık ve net söylüyorum parmakçı milletvekili istemiyoruz. Tamam ihale alabilirsiniz, veya işinizi bitirebilirsiniz veya müdürünüzü değiştirebilirsiniz bu sizin sorununuz ben ona karışmam ama tarıma gelince iş değişir” dedi.

Paksoy; “Biz Kıvılcımı Yakıyoruz, Gerisini Arkadaşlar Getirmiyor”

Bulut’tan sonra söz alan MHP Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoy, Mehmet Ali Bulut’un siteminde haklı olduğunu, milletvekillerinin sivil toplum örgütlerini daha fazla ziyaret etmesi gerektiğini söyledi.

MHP’li Mehmet Akif Paksoy olarak bölgeye hizmet için AK Parti Milletvekilleri ile her zaman bir ve beraber olacağını ve bunu da bir kompleks olarak görmeyeceğini ifade eden Paksoy; “Mutlaka onların yanında olurum, bize ihtiyaçları olduğu an her an yanlarındayız diye de bunu söyledik. Mesela üniversitenin tıp fakültesine 12 yıldır kadro verilmiyor. Bu konuda milletvekillerine defalarca söyledim ‘gelin siz önde olun biz geride olalım, imzalayacaksak siz önden verin biz arkadan verelim. Bu iş, bir muhalefet milletvekilinden çıkmasın’ diye. Havaalanı meselesi oldu inanın perişan oluyoruz. Havaalanı kapatıldı, orada bir de istimlâk problemi var onu çözelim. ‘Gelin yine siz önde olun, biz arkada olup hep beraber bu işi çözelim’ diye. İnanın bu konuda bir gayret yok arkadaşlarda, birlik beraberlik yok. bu birlik ve beraberliği kendileri başlatması lazım. Biz kıvılcımı yakıyoruz ama gerisini arkadaşlar getirmiyor. Bu konuda artık vatandaşların ve sivil toplum örgütlerinin iktidar milletvekillerini sıkıştırmaları gerekiyor. Yani birazda rahat seçildikleri için, rahat oy geldiği için milletvekillerimiz rahat. Yani ‘ben hizmet etsem de etmesem de bize oy veriliyor’ mantığı içindeler. Biz bunu belediye seçimlerinde de söyledik ‘bu arkadaşlarımızı ikaz edelim, oy sayıları düşsün kü bizler de nerede hata yaptık diyebilelim’ diye ama maalesef o da olmadı. Bölgenin sorunları hakikaten büyük. Adatepe Barajı’nın durumu ortada. İz ödeneklerle, az ödeneklerle iş yapmaya çalışıyorlar. Bu baraj ne zaman bitecek? Barajın gövdesi bitti sulama kanalları ne zaman yapılacak? Bu hızla daha 10 yıl sürecek. Karakuz Barajı’nı santrallere bağlandı, Kavaktepe barajı ise halen planlama şamasında. Şimdi bir et ithalatı çıkardılar. 8 senedir ülkede besi hayvanı bırakmadın. Yem fiyatları pahalı, vatandaş yaptığı işten para kazanamayınca ne yapacak? Süt para etmeyince süt hayvanlarını kasaplara verdiler. Ondan sonra da şimdi ithalat yapalım diyorlar. İthalat, Türkiye için cinayet olur, yapmayın etmeyin ama dinleyen yok” dedi.

Özelleştirme kapsamında olan Elbistan Şeker Fabrikası’nın kapasitesinin altında çalıştırıldığını, Kahramanmaraş’ın şeker pancarının Malatya’ya gönderilmesi ve uygulanan kotalarla 600-700 bin tonluk kapasitenin 200-300 bin tona düştüğünü söyleyen Mehmet Akif Paksoy, fabrikanın dışında termik santralde yaşanan çevre sorununun da devam ettiğini ifade etti.

“Yetkili Mercileri Harekete Geçirmek Sivil Toplum Örgütlerinin Elinde”

Daha önce yapmış olduğu açıklamalarında bölgeye yakında yapılacak olan santraller nedeniyle acilen mastır planı yapılması gerektiğini söyleyen Paksoy, Ziraat Odası’nda yapmış olduğu konuşmasında da yine bölge için mastır planı hazırlanması gerektiğine vurgu yaptı.

Paksoy; “Sivil toplum örgütleri Türkiye’de bir güç. Yani yetkili mercileri harekete geçirmek sizlerin elinde. Bana kimse bir şey demez ise, ben 4 yıl maaşımı alır yan gelir yatarım. Bunun için milletimiz siyasi ve diğer bürokratları daime bilgilendirmeleri gerekmektedir. Çünkü tarımla uğraşan çiftinin durumu hakkeden çok kötü. Girdiler habire artıyor. Ama vatandaşın ürünü halen aynı yerde sayıyor. Bu konu hakkında da görüşmelerimiz oldu ama sonuç alamadık. Tarım bakanlığı ile görüşmelerimiz oldu. Bu görüşmelerimizde doğduğum yerde doymak istiyoruz dedik. Tarım Bakanlığı 8 yıldır başarısız bir tablo çizdi. Benim sizlerden isteğim uyanık olmanız. Çalışana destek vermesi lazım, çalışmayana işin rast gitsin demesi lazım. Ben vatandaşlarımın her zaman emrinde ve yanındayım. Telefonum 24 sat açık” dedi.

“Referandumu AKP’ye Verilen Güvenoyu Olarak Addediyoruz”

Konuşmasının sonunda basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Milletvekili Mehmet Akif Paksoy, Anayasa değişikliği paketinin halkoyuna sunulacağı referandum hakkındaki soruya; “Biz anayasa değişikliği konusunda Anayasa’nın değişmez metinler olduğunu her zaman belirttik. Biz MHP olarak memleket hayrına olan şeyde hükümetin her zaman yanında olacağımızı söyledik. Biz Anayasa’nın değişikliği için AKP’nin parti kapatma davası olduğunda Genel başkanımız ‘partiler kapatılmasın, partinin içinde suç işleyen kişiler cezalandırılsın, yani suçlu parti olmasın’ dedi ve bu konuda da 2007’de ‘mecliste bir uzlaştırma komisyonu kuralım, bu anayasa değişikliği üzerinde çalışalım’ dedik. Tabi o zaman bu iş iktidar partisinde kulak arkası edildi ama seçimlere bir sene kala ‘Anayasa değişikliği yapalım’ dediler. Biz, Anayasa değişikliğine usulden karşıyız, esastan karşıyız. Yoksa bu Anayasa maddelerinin bazıları kabul edilmesi değil ama bu konuda biz ‘gelin bunlarla ilgili çalışmayı yapalım, bundan sonra protokole bağlayalım bunu ve seçim çalışmalarından sonra bu Anayasa değişikliğini gündeme getirelim’ dedik. Ama iktidar partisi bunu kabul etmedi ve ‘biz hazırladık, 3 gün içerisinde bize cevap verin’ denildi. Bizim şeyimiz şu, bu zamana kadar 84 madde üzerinde 17 defa Anayasa değişikliği oldu ve hepsi de mutabakatla oldu. Anayasa değişikliği meclisten çıkacak bir mera kanunu, bakanlığın yapılandırılması kanunu değil. Türkiye’de bizim uzun yıllar ona bağlı kalacağımız kanunlar, mutabakat metinleridir. Onun için Anayasa değişikliğine bu şekliyle ‘hayır’ diyeceğiz ve bu konuda da vatandaşımıza gerekli bilgilendirmeyi yapacağız. Vatandaşı evet de diyecek hayır da diyecek. Bu Anayasa değişikliği, siyaseten getirilmiş bir şeydir. Bu konuda da AKP’ye verilen bir güvenoyu olarak addediyoruz. Yani AKP’den memnunsanız ‘evet’ deyin, memnun değilseniz ‘hayır’ deyin diyeceğiz” şeklinde cevap verdi.

KATEGORİLER

• Anasayfa
• İhale İlanları
• Video Haber
• Gazetemiz

Ziyaretçi Defteri

OKU

YAZ

Elbistan'da Hava