Elbistan’daki bir grup sivil toplum örgütü temsilcileri dün, İkindi Namazı çıkışında yaptıkları basın açıklaması ile İsrail’in yardım gemilerine yapmış olduğu saldırıyı nefretle kınadı.
Sivil toplum örgütlerinin temsilcileri dışında kalabalık bir vatandaşın da katıldığı basın açıklamasında birlik çağrısı yapıldı.
Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi; “Uzun senelerdir kanayan bir yara hâline gelen, bazen diner gibi görünse de her defasında tekrar horlatılan ve ısrarla sürdürülmeye çalışılan Yahudî terörünün çirkin, lanetli, karanlık yüzü; özellikle Gazze’ye yardım konvoyunda verilen şehitlerle çığırından çıkmış, Yahudî zulmüyle ortaya çıkan tablo; yüreklerimizi çok derinden yaralamıştır.
İşgalci Yahudîlerin senelerdir Filistinli Müslümanlara gösterdikleri zulüm, insânî maksatla yapılan yardım konvoyuna yapılan saldırıyla iyice doruğa ulaşmış; bütün dünyanın gözü önünde sürdürülen kanlı vahşet, son olarak yirmi insanî yardım gönüllüsünün katline sebebiyet vermiştir.
İsrail tarafından sınırsız güç kullanımıyla âdeta bir kan tarlasına döndürülen Gazze’ye yardım gemilerindeki manzarayla; gözlerimiz değil yüreklerimiz dağlanmış; lanetlenmiş Yahudilere karşı yüreklerimiz iyice kabarmaya başlamıştır.
Desteğini ABD’den alan ve pervasızlığı hiç bitmeyen bir avuç Yahudî Devletinin bu saldırılarına artık dur denmelidir. Dün Irak’ta, Afganistan’da, Çeçenistan’da, Doğu Türkistan’da sürdürülen emperyalist ve yayılmacı politikaların uzantısı; dozunu azaltmadan Filistin topraklarında hâlâ devam sürdürmektedir. Yani günümüzde, Müslümanlara karşı, âdetâ yeni bir Haçlı Savaşı gündemdedir.
Arap âlemindeki mistik yapılanmanın ve bazı Arap ülkelerindeki ABD peykliğinin getirdiği netice; Filistin topraklarını mahzun, mazlum ve gözü yaşlı bırakmakta; Arap ülkelerindeki miskin, sinik, vurdumduymaz ve aymaz anlayış; bütün gözleri Türkiye üzerine çevirmektedir. Son yardım konvoyunun Türkiye önderliğinde yürütülmesi de bunun bir göstergesidir.
Tarihi boyunca hiçbir emperyalist yayılmacılığa ve peykliğe rıza göstermeyen Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu konuda da kendisine düşen vazifeyi üstlenmeli; gerekeni yapmalıdır. Çünkü, bütün dünya Müslümanlarının gözü Müslümanların ittifakında ve Türkiye’nin üzerindedir.Hilâfetin kaldırılmasına rağmen, kutsal emanetlerin hâlâ bu topraklarda muhafaza edilmesi, bu işin önderliğini yapmada Türkiye’yi mecbur bırakmaktadır.
Emperyalist ve İslâm düşmanlarının, Müslüman topraklarındaki vahşetlerine artık tahammülümüz kalmamıştır. Bütün acımasızlıklarıyla savaş halini bahane ederek çocuk kreşlerinden tutun, hastaneleri bile bombalan Kâtil İsrail’e karşı, bütün Müslümanlar olarak daha duyarlı olmak zorundayız... Özellikle vuku bulan son olayların arkasından, bugünlerde millî reflekslerimizi harekete geçirmenin, derlenmenin, toparlanmanın, bütün ihtilaflardan sıyrılarak millî bütünlüğe bürünmenin ve bütün dünyaya Müslümanlar olarak sesimizi duyurmamızın zamanı gelmiştir; hatta geçmektedir.
Daha önceleri milletimizin badireli günlerinde kenetlendiği günler yeniden oluşturulmalı, emperyalist ülkelere ve onların uşaklığını yapanlara karşı, Müslüman Türk Milleti ve bütün akraba kültürleri bütün kararlılığıyla yediden yetmişe ayakta olmalıdır. Afganistan’da, Çeçenistan’da, Irak’ta, Filistin’de, Doğu Türkistan’da dökülen kanlar; nihâyetinde bizlerin kanıdır.
Gün, duyarlı ve tepkili davranarak Müslümanlığımızın ve ortak kültürlerimizin şuuruna erme günüdür. Gün, karanlık zulmü Müslümanlara reva gören Yahudilere karşı sesimizi duyurma günüdür. Gün; emperyalistlere karşı başkaldırı günüdür. Kahrolsun Yahudî fanatizmi ve dünya emperyalizmi!...Yaşasın Filistin’in haklı mücadelesi!.”
Basın açılmasının sonunda bugün saat 16.30’da Ulu Camii önünde zumla karşı birlik yürüyüşü yapacaklarını belirten Elbistanlı Gönüllü Sivil İnisiyatif Kuruluşları, tüm Elbistan halkını yürüyüşe davet etti.
Basın açıklamasına katılan vatandaşlar ‘Kahrolsun İsrail’ diye slogan atarken, açıklamanın ardından olaysız bir şekilde dağıldılar.