“Hububatımızda Rekolte Olarak 150 Bin Ton Civarındaydı”
Basın toplantısında ilk olarak hububat hasadına değinen Başkan Bulut, rekoltenin 150 bin ton civarında olduğunu söyledi. Bulut; “2010 yılı bildiğiniz gibi çiftçiler açısından çok randımanlı geçmedi. Bilindiği gibi buğday hasatı önce başladı. Yağmurların yağışından dolayı boyları çok iyiydi. Dane dolumu başladığında lodosun bir hafta esmesiyle dane dolumunda baya zarar etti. Sulu tarımda aldığımız 7-8 kilo hububat 4 kiloya falan düştü. Kıraçta da verim düştü. Geçen seneye nazaran iyiydi ama hububatta böyle bir sıkıntı çektik. Hububatta esnafımız TMO rekabet ettiği için, fiyatlarda hemen hemen birbirine yakın olduğu için TMO’da bu sene sıkıntı çekmedik, kuyrukta olmadı. Vatandaş tercih ettiği yere verdi. Hububatımızda rekolte olarak 150 bin ton civarındaydı. Biz verimi az aldık desek te, eğer istediğimiz verimi alsak 200 bin ton civarında hububatımız olacaktı” dedi.
“Ayçiçeğinde Dönüm Başına 100 Kiloya Kadar Düştü”
Çerezlik ayçiçeği ve şeker pancarına da değinen Ziraat Odası Başkanı Mehmet Ali Bulut, “Çerezlik ayçiçeği ve şeker pancarı ürün olarak bizde önde. Çerezlik ayçiçeğinde sıcakların etkisi oldu. Bundan da çiftçimiz en azından 200-250 kilogram almamız gerekirken dönüm başına 100 kiloya kadar düştü. Tabi 100 kilogram almakta çiftçiyi zarar ettiriyor.
Şeker Pancarı alımı için geçen gün Şeker Fabrikası’nda alımın açılışını yaptık. Geçen seneki orana göre en azından yüzde 30 gibi artış var. Geçen sene 230 bin ton civarında işlendi. Bu sene 300 bin ton tahmin ediliyor. Şeker pancarı alım fiyatı 115 lira. 10 sene öncekinin fiyatı. Yalnız fabrikamızın görüşü geçen seneki şeker oranı düşük. Eğer burada şeker oranı yüzde 16’yı geçerse artık prim alacak çiftçimiz. Bu fiyat iyi değil. 10 sene 100 liraya sattığımız şeker pancarı, 800 liraya 1 litre mazot alınıyordu. Ama şu anda 3 liraya mazot alıyoruz, şeker pancarının fiyatı da 115 lira. Yalnız bin 100 dönümde şeker pancarımız ilacın yalnız dozundan dolayı heder oldu. Çiftçimiz mağdur oldu. Halen mahkemelik. İlacın yanlış olduğu bakanlığımız tarafından tespit edildi. Raporu ise çiftçimize sunuldu. İnşallah o firma mahkeme kararıyla çiftçilerimizin zararını ödeyebilir. Bir zamanlar şeker pancarını bize yalvarıp ektirirlerdi. Yani 2010 Elbistan çiftçisi için çok randımanlı geçmedi. Şeker pancarımızın çekimi başladı. Oradan iyi bir verim alındığını görüyoruz. Kazasız belasız bu mevsimi de inşallah kapatırız” dedi.
“Mısırı Elbistan’a Yerleştirdik”
Sözlerinin devamında Elbistan’a her zaman alternatif bir ürünün yetişmesi gerektiğini ve bunun için mısırı Elbistan’a yerleştirdiklerini söyleyen Başkan Bulut, domates ve patatesinde yetiştirilmesi gerektiğini söyleyerek, “Biz Elbistan’da ne yetişirse alternatif bir bitkiye güvenmek zorundayız. Mısırı Elbistan’a yerleştirdik. Mısırı Elbistanlı iyi bir şekilde yetiştiriyor. Elbistan’da yetişecek iki bitki domates ve patates var. Domatesi Elbistan’da birçok çiftçimiz ekimini yapıyor. Bu sene yine sıcaklardan dolayı döllenme yapamadı, az yaptı. Yinede zarar etmeyecek gibi görünüyor domates. En önemlisi biz patatese güvenmemiz lazım. Biliyorsunuz firmaları getirdik biz buraya. Firmalar köylerde ekim yaptılar. Damlama su sistemi ile yaptılar, çok ta güzel verim aldılar. Bizim çiftçimizin de bu yöne yönelmesini biz tavsiye ediyoruz. Gerekirse seminerler ve konferanslar verdirebiliriz” dedi.
“Kooperatifleşmeye Gidilsin”
Son olarak bazı ayçiçeği tüccarlarının başka yerden gelen ayçiçeğine Elbistan ayçiçeğini karıştırdıklarını ve bunu da Elbistan ayçiçeği diye sattıkları yönündeki söylentilerin sorulması üzerine Elbistan Ziraat Odası Başkanı Mehmet Ali Bulut, “Ziraat Odası’nın ne ayçiçeğinin fiyatını belirlemesinde yetkisi var, ne de düşük kaliteyi önleme yetkimiz var. Ancak biz seminerlerle bunları önleyebiliriz. Bundan birkaç yıl önce biz tüccarlarla çiftçilerimizi bir araya toparladık. O zaman yine ayçiçeğinde bir düşüş vardı. Eğer tüccarımız başka yerden getirdiği çekirdeği, Elbistan çekirdeği diye satıyorsa çok ayıp ediyor. Elbistan ayçiçeği lezzetlidir, markadır. Bu konuda çiftçimize yılardır şunu önerdim; kooperatifleşmeye gidilsin. Bizde yardımcı olalım. Kooperatif yada bir girdi kursunlar çiftçilerimiz. O çiftçilerimiz bize gelsinler, evraklarını biz düzenleyelim. Bir kooperatif kursunlar, biz bunları da önleriz” ifadelerini kullandı.