TOKİ İlköğretim Okulu’nda gerçekleştirilen konferansa konuşmacı olarak katılan Elbistan Vergi Dairesi Gelir Uzmanı Fatih Özcan, vergi bilincinin temelinin gençler olduğunu vurguladı. Özcan, yaptığı konuşmada “Bugün Maliye Bakanlığının vergi toplamakla görevli birimi olan vergi Dairesi müdürlüğünü temsilen burada bulunuyoruz. Amacımız Maliye Bakanlığı hakkında bilgi vermek ve hepinizde var olduğundan şüphe duymadığımız vergi bilincinin pekişmesine yardımcı olmaktır. Bu yıl 22.’sini kutladığımız vergi haftası 21 Şubat 2011-27 Şubat 2011 tarihleri arasında çeşitli etkinliklerle kutlamaktayız. Maliye bakanlığı ülkemizin en köklü, en eski kurumlarından bir tanesidir. 1923 yılında kurulmuş ancak kökleri Osmanlı dönemine dayanmaktadır. Maliye bakanlığı; Devlet gelirlerinin toplanması, Devlet Bütçesinin hazırlanması ve uygulanması, Devlet Hesaplarının tutulması ve izlenmesi, Devlet harcamalarının yapılması, Hazinenin, yani devletin sahip olduğu bina, arsa ve arazi gibi gayrimenkullerinin korunması, onarılması, kiralanması, Hazine ile ilgili davaların mahkemelerde savunulması ve izlenmesi gibi görev ve yetkilerinin kullanır. Bu nedenle Maliye Bakanlığı, geniş alanda kendisine yüklenilen bu görev ve sorumluluklar nedeniyle vatandaşla doğrudan ilişkisi en sık ve yaygın olan bakanlıkların başında gelmektedir. Bakanlığımız bu görevlerini, illerde Vergi Dairesi Başkanlıkları ve Defterdarlıklar aracılığıyla yerine getirmektedir. Vergi Daireleri, devlet hazinesi için para toplamakla, Muhasebe müdürlükleri ve Saymanlıklar da Kanuni ölçü ve kurallara göre devlet giderleri için para ödemekle görevlidirler. Devletin geliri sadece vergilerden ibaret değildir. Bunun dışında devletin; Harçlar, resimler, cezalar gibi vergi benzeri gelirler dediğimiz gelirleri de vardır. Ayrıca borçlanmalar ve hazine mallarının kiralanması gibi vergi dışı gelirler ile özel gelirler ve fonlar da vardır. Peki devletin gelirleri arasında neden özellikle vergi üzerinde duruyor ve önem veriyoruz? Çünkü devletin gelirleri arasında yaklaşık yüzde 87 gibi bir pay ile ilk sırayı vergiler alır ve bunlar sürekli ve sağlam bir gelir kaynağıdır. Diğer gelirler hem az, hem de borçlanmalarda borç alınan tutarlar daha sonra geri ödeneceğinden sağlam ve sürekli bir gelir kaynağı değildirler.
Nasıl ki bir insan sürekli borçlanarak mal varlığını arttıramaz ve hayat seviyesini yükseltemezse, devlet de sürekli borçlanarak vatandaşlarına hizmet veremez. Devletin vatandaşına iyi ve daha fazla hizmet verebilmesi, ancak toplaması gereken vergiyi eksiksiz toplamasıyla mümkündür.
Buraya kadar verginin öneminden bahsettik. Şimdi de hepinizin az çok bilgi sahibi olduğuna inandığım verginin ne olduğundan bahsetmek istiyorum. Vergi, “Devletin giderlerini karşılamak üzere kişilerden mali güçleri oranında zora dayalı ve karşılıksız olarak aldığı paralardır.” Demek ki vergi devletin topluma götürdüğü hizmetlerin karşılığı olarak alınmaktadır. Yani başta güvenlik, eğitim, sağlık, altyapı ve bayındırlık gibi hizmetlerin yapılabilmesi için verginin toplanması gerekmektedir. Vergi zora dayalıdır, yani kişilerin isteklerine bakılmadan alınır. Vergiler kanunlarla konulur ve kanunla kime yüklenmişse o kişiden kendisi istemese de alınır. Ayrıca; vergi karşılıksızdır. Bunun da anlamı her vergi ödeyen kişi “ben bu kadar vergi verdim, devlet de bunun karşılığında şu kadar hizmet getirsin” diyemez. Toplanan vergiler karşılığında Devletin hizmetinden vatandaşları eşit faydalanır. Bu devletin sosyal devlet olma vasfından kaynaklanmaktadır. Devletimizin var olması ve kalkınıp gelişmesi, dolayısıyla biz vatandaşların yaşam seviyelerinin yükselmesi için herkesin vergisini zamanında ve eksiksiz olarak ödemesi gerekmektedir. Vergiler genel olarak ikiye ayrılmaktadır. Dolaylı vergiler ve dolaysız vergiler. Dolaylı vergiler; sizlerin tüketici olarak yaptıkları mal veya hizmet alışında (çikolata, kalem, defter gibi) aldığınız mal veya hizmetin fiyatının içerisinde ödediğiniz bir vergidir. Dolaysız vergiler ise ticaretle uğraşan esnafların, avukat, mühendis, muhasebeci, doktor gibi serbest meslek sahiplerinin kazançları üzerinden alınan, kamu veya özel sektörde ücretli olarak çalışan memur, işçi ve diğer çalışanların ücret ve maaşından kesilen vergilerdir. Vatandaşların ödemesi gereken vergiyi doğru ödeyip ödemedikleri yapılan vergi denetimleri ile anlaşılmaktadır. Ancak denetim zor bir iştir ve de vergi vermesi gereken herkesin Denetlenebilmesi neredeyse imkânsızdır. Sonuçta çoğu zaman vergi idaresi denetimde yetersiz kalmaktadır. Ama denetimi vatandaş olarak hep birlikte yaparsak, toplum olarak bizler dolayısıyla devletimiz kazançlı çıkacak ve güçlenecektir.
Sözlerimi bitirirken vergi haftası nedeniyle sizlerle birlik hususunda bizlere yardımcı olan ve bu fırsatı tanıyan başta ilçe kaymakamımıza, milli eğitim müdürlüğü yetkilileri ile okul müdürüne ve değerli öğretmenlerimize, ayrıca bizi sabırla dinlediğiniz için sizlere teşekkür eder, derslerinizde üstün başarılar dileriz” ifadelerine yer verdi.
Seminere Elbistan Vergi Dairesi Müdürü Mehmet Canbay, Vergi Dairesi Müdür Yardımcısı Zübeyir Yaşar Erdem, TOKİ İlköğretim Okul Müdürü Bülent Vicdan ve çok sayıda öğrenci katıldı.