Seçim çalışmalarını aralıksız sürdüren CHP Kahramanmaraş Milletvekili Adayları Durdu Özbolat ile Yaşar Güngör, beraberinde CHP Elbistan İlçe Başkanı Memet Temur ve yönetim kurulu üyeleri ile birlikte İğde Kasabası’nı ziyaret edip burada kaba halkı ile bir araya geldiler.
Kasabaya gelen vekil adaylarını gören vatandaşlar, Özbolat ve Güngör’e yaşadıkları sorunları dile getirirken, kullandıkları sulama suyuna Elbistan’ın alt yapısının suyunun karıştığını öne sürdüler.
“Ülkeyi Yönetenlerce Bu Sorun Yok Sayılıyor”
Kasaba halkını dinledikten sonra bir açıklama yapan Durdu Özbolat şunları söyledi;
“İğde Kasabası, yıllardır hizmet gelmemesinin ötesinde bir insanlık dramıyla birlikte yaşıyor. Bu da sulamada kullandıkları suyun özellikle mezbaha dahil Elbistan’daki birçok fabrikanın atıklarının karıştığı bir suyu kullanmasıdır. Bu su tarımda kullanıldığı için bu bölgede yaşayan insanlar birçok sağlık sorunuyla karşı karşıyalar. Bu sağlık sorunlarından en önemlileri ise astım, kalp krizi ve akciğer hastalıkları. Arıtma sistemi kurulmadan kirliliğin çok büyük boyutta olduğu, insan sağlığına ve tarıma son derece zararlı olduğu bu su İğde’de neredeyse hayatı tehdit eder hale gelmiştir. Burada yaşan insanlarımız konuyu defalarca ilgili makamlara iletmesine, benim konuyu daha önce mecliste ve basında dile getirmeme rağmen bu sorun, Kahramanmaraş’ı ve ülkeyi yönetenler tarafından yok sayılmaktadır. Zaman zaman içme sularını dahi tehdit eden bu su, İğde’deki insanları etkilemişken bunu yok saymak, bunu görmemezlikten gelmek gerçekten bir insanlık suçudur.”
“AK Parti’nin İnsana Verdiği Değeri Ortaya Çıkarıyor”
İğde halkı tarafından üretilen sebze ve meyvenin Elbistan ile diğer ilçelerde de satıldığını ve vatandaşlarca tüketildiğini söyleyen Özbolat; “İğde halkı bu suyun bir an önce bir arıtma sistemi ile temizlenmesinden yana ve tarımda kullandıkları sebzeyi, meyveyi güvenle yemek istemekteler. Hatta buradan sattıkları ürünler de var. Öyle sanıyorum buradaki ürünler sadece İğde’de kalmıyor, hem Kahramanmaraş’ın diğer ilçelerine hem de ülkemize de gidiyor. Yani çok basit bir çözümü olan bir artıma sisteminin kullanılmaması, AK Parti’nin insana verdiği değeri de ortaya çıkarıyor. Ben, bu sorunu yaşayan İğdelilerden bu konuyla ilgili düşüncelerini kamuoyuyla paylaşmalarını rica ediyorum. Bu konuyu yaşayan , bilen hiç kimsenin susmaya da hakkı yok. Aslında susmak da bu suçlara ortak olmaktır. Yaşadığınız sorunları kamuoyuyla paylaşırsanız en azından birileri duyar diye düşünüyorum” dedi.
“Atık Sular, Kasabamızın Sulama Barajına Giriyor”
Kasaba halkından Azmi dayı ise yaşadıkları sıkıntıyı şu sözlerle dile getirdi; “Kasabama devlet çok büyük imkanlar sağladı, arazimizi sulamamız için su sağladı. Bu nedenle devletimizden memnunuz. Ancak bizim suyumuzun içine 100 bin nüfuslu Elbistan’ın altyapısı giriyor, 5 bin nüfuslu Karaelbistan Kasabası’nın altyapısı giriyor, 4 tane hastanenin altyapısı giriyor, 2 tane mezbahanenin atık suları giriyor. Tüm bunlar bizim İğde Kasabası Sulama Barajı’na giriyor, barajdan motor pompalarla bizim kanala pompalanıyor ve bu su ile yöresel sebze ve meyve yetiştiriyoruz. Bu meyveleri yediğimiz an hastalanıyoruz. Biz de yöresel hastalıklar meydana geldi. Başta kalp krizi, akciğer, tansiyon ve şeker hastalıkları zuhur etti. Her gün duyuyoruz ki İğde’de falan adam kalp krizi geçirmiş, falan adam hastanede tedavi görüyor diyorlar. Yetkililere sesleniyorum. Bizim bu arazi sulama suyumuzun bir an önce arıtılmasını, bir artırma tesisinin kurulmasını istiyorum. Ancak bu artıma tesisi kurulamıyor ise bu alt yapının Ceyhan Irmağı’na girmesiy6le bizim barajımız arasında 1,5 kilometre mesafe var. tesis yapılmıyorsa bizim barajımızın altına bu altyapının nakledilmesini yetkililerden, devletimizden, siyasilerden istirham ediyorum. Bu suyla temas ettiğimiz zaman vücudumuz kaşınıyor ve kan çıkana kadar kaşınıyoruz ve kan çıkmadan da vücudumuz rahatlamıyor. Devletimize, siyasilere buradan sesleniyorum, bize bu imkanı sağlasınlar.”
