Afşin-Elbistan B Termik Santrali’nin kömür havzası olan Çöllolar Kömür Sahası’nda 10 Şubat 2011 tarihinde meydana gelen göçükte 1 kişi ölmüş, 2’si mühendis 9 kişi toprak altında kalmıştı.
Toprak altında kalan Jeoloji Mühendisi Halil Tatlı, Maden Mühendisi Nail Yılmaz, işçiler Hacı Mehmet İpek, Muhsin Koşan, Kemal Elmas, Adnan Demir, Tuğran Gökhan ve Aydoğan Polat’ı kurtarmak için MTA Genel Müdürlüğü, içerisinde 4 kişi olduğu düşünülen pikabın yerini tespit etmek amacıyla yürüttüğü çalışmalar sonunda hazırladığı anamoli haritasında belirtilen noktalarda başlatılan arama-kurtarma çalışmaları devam ediyor.
Arama-kurtarma çalışmalarının başlamasının ardından bölgede çalışmalar sırasında bazı işçilerin cesetlerine ulaştığı söylentileri yayılırken, sahayı işleten Park Teknik A.Ş. Genel Müdürü Şeref Göksu düzenlediği bir basın toplantısıyla söylentilerin tamamen asılsız olduğunu, çalışmaların devam ettiğini söyledi.
“1.5 Aydır İş Makineleriyle Çalışmalara Devam Ediyoruz”
Göksu; “Heyelan altında kalan insanların bir kısmının çıkarıldığı yönünde son zamanlarda bölgemizde asılsız bilgiler dolaşmaktadır. O nedenle basın mensuplarının burada görüntü almalarını da arzuladık. Biz heyelanın başladığı tarihten itibaren öncelikle arama ve yer tespiti çalışmalarımıza hiçbir şekilde ara vermedik. Gerek yurtdışı gerekse yurtiçinde bu konuda deneyimli ve uzman ekiplerle elimizden geldiği kadar yer tespitini yapmaya çalıştık. Daha sonra Maden Tetkik Arama Jeofizik bölümünün yapmış olduğu sismik sondajlama ve anamoli haritasına yönelik çalışmalarla çalışmaları da tamamlayarak, EÜAŞ ve Enerji Bakanlığı’na çalışmaları verdiler. Oradan da bize geldi. Biz hazırlanan anamoli haritasındaki metal yoğunlaşmasına göre tespit edilen noktalarda önce sondaj makineleri ile değerlendirme, sondaj yapma, karotlar alma, oradan numuneler alma ile yer tespiti, eğer metal malzemeye rastladığımız zamanda orada da zaman zaman kısmi iş makinesi ile çalışmalar yapıyoruz. Aşağı yukarı 1.5 aya yakın zamandır, zaman zaman kısmi olarak iş makineleri ile çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bütün amacımız oradaki insanları bir an önce çıkarıp ailelerine teslim etmek. Ama tabiî ki bunu yaparken de orası istem dışı gelmiş malzemelerle dolu bir alan olduğu için burada da can güvenliğini ön planda bulundurmamız lazım. O yüzden de çalışmalarımız kısıtlı ve sadece gün ışığında çalışmalarımızı yapıyoruz. Bu çalışmalar biz onları oradan çıkarıncaya kadar devam ettirmeye gayret gösteriyoruz. Bir ümidimiz de inşallah çıkarırız diyoruz. Ama maalesef şuana kadar yaptığımız çalışmalardan herhangi bir sonuç alamadık” dedi.
“45 Metreye Kadar İneceğimiz Noktalar Var”
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Göksu, çalışmaların kaç araç ve ekiple yapıldığı sorusuna; “Hepsi aynı yerde değil. 9 tane ekskavatörümüz var, 2 adet sondaj makinemiz var, 7 adet te kamyonumuz var. Çünkü malzemeyi bir yerden bir yere aktarmak zorundayız. Aşağı yukarı 30 metre, 35 metre, 45 metre gibi ineceğimiz noktalar var. Buraların etrafını açmadan, genişletmeden tabiî ki inemeyiz” sözleriyle cevap verdi.
“Aileler Zaman Zaman Bilgilendiriliyor”
Çalışmalar sırasında şu ana kadar kaç metre derinliğe inildiğine dair soruya ise Göksu şu şekilde cevap verdi; “Toprağın tamamını zaten bir yerden bir yere kaldırma değil, haritadaki koordinatlar çerçevesinde noktasal çalışma yapılıyor. Sadece o noktasal çalışmayı yaparken de etrafında güvenlik amaçlı genişletme yapıyoruz. Şuana kadar 45 metreye indiğimiz yerler oldu. Heyelan alanının toplam derinliği zaten 50 metre ile 60 metre arasında. 50 metreye indiğiniz zaman zaten neredeyse tabana inmiş oluyorsunuz. Büyük bir toprak kütlesi hareket halinde, onun ne tarafa aktığını, hangi tarafa savurduğunu bilemiyoruz.”
Şeref Göksu son olarak ailelerin çalışmalar hakkında bilgilendirilip bilgilendirilmediği soru üzerine ise şunları söyledi; “Aileler tabi zaman zaman bilgilendiriliyor. Ortada dolaşan ve aslı olmayan bilgiler ışığında onlarda tabiî ki ümitleniyorlar. Bir ümit ile işletmemize geliyorlar, ailelere de gerekli bilgileri veriyoruz.”
